23 Mart 2010 Salı

Kimlik İnşa Ederken


Pelin Batu...

Diplomat İnal Batu'nun kızı...

Tarihin Arka Odasındaki konu mankeni olan karakter...

Erhan Afyoncuyla Murat Bardakçı'nın yanında ağzının payını almaktan öteye gidemeyen ve orda gecenin bir yarısına kadar neden durduğunu bir türlü anlayamadığım,kimine göre çok çekici olan bayan.

Kısaca varlığının yegane sebebi kadın objesini ekrana taşımaktan öteye gidemeyen insan.

İşte o insan sonunda ağzını açtı ve konuştu;inciler döküldü ağzından;ermeni iddialarına destek verdiğini söyledi.

Fiziksel varlığını korumak için kültürel mirasını reddemekten zorunda bırakılan bir devletin evlatları olarak bugün yaşananlar çok garip gelmemeli bizlere.Ermeni iddialarının "insani" boyutta ısıtılarak vicdani rahatsızlık verdirilmeye çalışıldığı bir dönemde,kendi tarihsel derinliğinden koparılmış bir neslin böyle düşünmesi gayet normal.

Osmanlı mirasını reddederek bir ulus inşasına kalkışan cumhuriyetin öncelikle kabul etmesi gereken nokta bizim osmanlının devamı olan bir devlet olduğumuz gerçeğidir.Bu tarihsel bir sorumluluk olduğu gibi,kültürel mirası da resmi olarak sahiplenme adına önemli bir adım olacaktır.Çünkü redd-i miras eden hiç bir toplum medeni toplumların içinde yer alamaması bir yana tarih sahnesinden de silinmişlerdir.

İşte bu noktada Osmanlıdan başlayıp Selçukluya ve daha da ötelere uzanan bu kabul,bizi daha bilinçli ve daha köklü bir zihin inşasına sokmakla kalmayacak,yeni neslin "batıcı çağdaş demokrat cumhuriyet" diyerek yücelttiği bugün ile dün arasındaki sosyal,kültürel,tarihi,siyasi,ekonomik bağları da güçlendirecektir.

O günler geldiğinde kendini milliyetçi zanneden kuşbeyinlilere işletilen suikastler sonrasında kollektif kimliğin ötesinde sürü psikolojisiyle sokaklara dökülüp "hepimiz ermeniyiz" diye bağırmayacağız.

O kuşbeyinliler de bir daha yetiş(e)meycek bu topraklarda.Çünkü kültürel zenginliğin bir zihinsel kimliğe düşüneceği bu süreçte "ayağı bu zamanda fikri dünden aldığı güçle on yıllar sonrasını inşa eden" bir nesil olacak.

Diğer taraftan "cumhuriyet değerleri"yle yoğrulan ve kendini salt bu kimlikle ifade edenler de kendi tarihinden bi haber şekilde büyümeyecekler.

Artık askere küfrederek demokrat olunmayacağını bileceğiz,çünkü türk tarihi boyunca modernleştirici/modernleştiren ana unsurun ordu olduğunu göreceğiz.

Batılı görünmek,"ben de sizdenim" kaygısıyla imanımızı ihale masalarında satılığa çıkarmayacağız.

Ekranları boy boy süsleyen 2.cumhuriyetçilere,sözde liberal demokratlara,2002 model muhafazakar demokratlara sadece gülüp geçeceğiz.

Bunu nasıl başaracağız derseniz,önce zihinsel açlığımızı doyurmak için okumaya başlayarak;hırsla,inatla,uykusuz kalırcasına.

Ve bir an önce Osmanlıca öğrenerek...

2 yorum:

T'Pol dedi ki...

Çok güzel bir yazı. Teşekkürler.

Adsız dedi ki...

Aklımın yettiği bu.Daha iyilerini yazmak dileğiyle.Düşünceleriniz için teşekkürler.