18 Mart 2010 Perşembe

KİM 50 BİN LİRA KAZANMAK İSTER:)

Bazen söyleyecek sözünüz kalmaz.Susarsınız,gerek duymazsınız sözcüklere,başka ülkelerin bir yılda yaşadığı gündemi bir aydan daha kısa sürede tüketen bir ülkede yaşamak neyin göstergesi olduğunu düşünmeye başlarsınız.Düşünceleriniz hızla akarken yazılar da hızla akar beyninizden ama yine de net bir şey ortaya çıkmaz,belli bir zamandan sonra da düşün(e)mez olur insan;dedim ya herşeyin hızla tüketildiği,gündemin bile bir fast food cazibesinde yaşandığı ve geçici doyum hazzının doruklarında bi ülke burası.

Bu obur iştahla köşe yazarlarını okuyup gündemi analiz edebilme çabası içindeyken Serdar Akinan'ın yine çok güzel bi yazı yazmış olduğunu farkedersiniz.

O zaman size afiyet olsun,yani iyi okumalar.

KİM 50 BİN LİRA KAZANMAK İSTER

Önce haberi verelim.
AKP kısa film yarışması düzenliyormuş.
Konu: 'Büyüyen ve Gelişen Türkiye'
Eğitimden sağlığa, ekonomiden demokrasiye, kadından özürlülere Türkiye'nin nasıl büyüdüğünü ve geliştiğini anlatacak kısa filmlere sağlam para ödülü var.
Mesela birinci 50.000 TL kazanacak.
Böyle bir parayı kazanmanın kolay yolunu anlatayım.
Önce bir kamera alıyorsunuz... En ucuzu 6.000 TL.
İnternette 12 taksit yapıyorlar. Ödülü alınca kredi kartı borcunu kapatırsınız. Telaşa gerek yok.
Bir tane de kaset almanız gerek... İkna ederseniz hediye ederler.
Şimdi tek yapmanız gereken Türkiye'nin nasıl 'büyüdüğünü ve geliştiğini' anlatacak bir konu bulmak ve bu konuyu orijinal bir dilde anlatacak fikri çarpıcı bir görsellikle sunmak.
Biliyorum işsiz olunca insanın morali biraz bozuk oluyor ve yaratıcı fikirlere konsantre olmak pek kolay değil.
Ama nihayetinde bu iyi bir para. Yani konsantre olmanız gerek.
Ben de naçizane yardımcı olacağım.
Çevrenize bakın...
Son yıllarda açılan o dev AVM'lere, hemen her semtte fiyakalı isimlerle yükselen dev hastanelere, süpermarketlere, metrobüslere, tüm o parklara ekilen milyonlarca çiçeklere...
Nasıl muhteşem... Hala mı aklınıza bir fikir gelmiyor?
Mesela bir üniversiteye gidin...
Dersten çıkan çocuklara kameranızı uzatın ve onların ne kadar iyi yetiştirildiklerini ortaya çıkartacak tek bir soru hazırlayın...
'Yarından ne bekliyorsun?'
Bu soruyu sorun ve tek bir çerçeve yapıp arka arkaya cevapları kaydedin.
Göreceksiniz nasıl detaylı ve yaratıcı, umut dolu, cıvıl cıvıl yanıtlar alacaksınız.
Birinciye karar verecek jürinin kısa filminizi izlerken gözyaşlarını tutamayacağına eminim.
Bu konu hoşunuza mı gitmedi?
O zaman farklı bir şey yapın. Bakın mesela bu kimsenin aklına gelmez.
Mahallenizdeki kahveye gidin...
Kameranızı sabit bir köşeye kurun, kameranın önüne de tek bir sandalye yerleştirin, ışığı arkanıza alın ve arka planda tüm kahve gözüksün...
Şimdi kahvenin müdavimlerini teker teker o sandalyeye oturtun ve 'Büyüyen ve Gelişen Türkiye' konusunda ne düşündüklerini sorun...
Cevaplar kısa olsun... Uzun uzun yanıtlara gerek yok... Yok hayır küfürleri montajda ayıklamanız gerek... Küfürleri, çok yaratıcı da olsa, böylesi bir kısa filme koymak iyi bir fikir olmayabilir.Sizin yerinizde olsam, para ödülünden bahsederdim.
'Kazanırsak, hepimiz kazanacağız arkadaşlar' gibi bir gazla bakarsınız çok yaratıcı övgüler çıkabilir.Yok kameraya konuşacak arkadaşların avurtlarının çökmüş olması ve mutsuz, umutsuz görünmesi çok sorun değil... Montaj tekniği çok gelişti... Ne kozmetik filtreler var aklınız durur. O garibanların yanaklarından kan fışkırır siz hiç merak etmeyin.
Kurgu deyince... Bu işin en pahalı kısmı montajdır. O nedenle montaja ayıracak paranız olmayacaktır. Siz ham kasedi yollayın AKP Genel Merkezi'ne içine de bir mektup koyun.
Durumunuzu anlatın... 'Bu kasette muazzam övgüler var ama montajlayamadım...' yazın.
Jüri mutlaka bir çözüm bulacaktır.
Koskoca AKP Tanıtım ve Medya Başkanlığı'nın bu işe ayıracak parası mı olmaz?
Siz bu içeriği hazırlayın onlar bir yolunu bulup montajlarlar.
Hatta sizin bu kısa film seneye 'En İyi Kurgu' kategorisinde kesin Oscar alır.
Büyük düşünün...
Siz Türkiye'siniz.

Hiç yorum yok: