29 Haziran 2011 Çarşamba

Kuklacı Demokrasi:Aslını Bilmeyenin Vekili




Milli iradeye gölge düşüren ysk'yı, boykotları, yemin etmemeleri anlamak için 12 Eylül anayasası'nın kurgusuna ve nasreddin hoca fıkralarına bakmak gerektiğine inanıyorum.

Karmaşık çetrefilli anayasaların, kanunların hüküm sürdüğü, yasaların istisnalarının istisnasının olduğu bir hukuk sisteminin bizi getirdiği nokta sakatlanmış bir demokrasi olmasına şaşmamak gerek. Her istisnanın bir mağduriyet veya ayrıcalık yarattığı bir kanunlar cumhuriyetinin kanunsuzluğa doğru evrilmesi ve nasreddin hocanın fıkrasındaki gibi herkesin kendince haklı olduğu bir sonucun ortaya çıkması tam anlamıyla bir ironik bir vaka.

Aslında daha vahim ve acı olanın akp'den bdp'ye bütün siyasi partilerin blok halinde karar alması ve uygulamasıdır. Evet grup kararı alınmış olabilir ama ya vicdanlarımız, kanaatlerimiz, muhalif tavrımız onlara ne oldu?



Sırrı Süreyya Önder kendisine verilen onbinlerce oyu Diyarbakır'da pikneklemek için mi almıştır? Mehmet Şandırlar, Egemen Bağışlar, Sezgin Tanrıkulular milletin kulu kölesi olması gerekirken genel başkanlarının emirlerine boyun eğen çantacı vekilleri değillerse nedir bu durum? Milli Şef'e meydanlarda çakan Tayyip Erdoğan'ı, Tayyip Erdoğan'ı dün milli irade düşmanı ilan eden Kılıçdaroğlu'nu, Necmettin Erbakan'a elini öptürüyor diye kızıp her gittiği yerde partilileri öpücük sırasına dizen Devlet Bahçeli'yi bu Siyasi Partiler Kanunu'nun yılmaz bekçiliğini yaptıkları için ayakta alkışlıyorum(!)

Bir siyasi tarafsızlık örneği göstererek attığım geçersiz oyun ne kadar isabetli olduğunu gördükçe şahsım adına sevinirken, ülkem adına oluşan bu tablodan dolayı derin üzüntü duyuyorum. Hepimizin aynı gemide aynı buzdağına doğru ilerlediğimiz bugünlerde kendini herşeyin sahibi olarak gören ve aslında bu gemiyi ilk terkedecekler listesinde olan liberalinden, kemalistine, muhafazakar demokratından, milliyetçisine bir itirafta bulunuyorum: dün 9 saat boyunca gözümüzün içine baka baka namus ve şeref üzerine ettiğiniz yeminleri siz ettiyseniz, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik vb. suçlardan mecliste bekleyen dosyalar benim olsa gerek.

Ne de olsa aslolan benim siz vekilsiniz, bütün fitnenin başı benim, ben ettim ben buldum. Sizden de bana yakışanı yapmanız beklenirdi, dün meclisi açarken fazlasıyla yaptınız, hepinize teşekkürü borç bilirim(!)

Saygılarımla...

Hiç yorum yok: