ÇAKMAK ÇAKMAK GÖZLERİM

Ekonomitürk blogundaki Murat ÇOKGEZEN'in yazısından sonra blog yazarlarından Barış Bey'de katkıda bulunarak konunun ciddiyetini bizlere kanımsatıyor.

Murat ÇOKGEZEN yazısında RTÜK olmasa bundan daha kötü programlar mı seyrederiz? Bir programı beğenmezsek elimizdeki uzaktan kumanda ile değiştirmemiz mümkünken neden Akman ve arkadaşlarına para ödüyoruz?

bu yazıdan anladığımızı Barış Bey daha açık bir şekilde ifade ediyor.Murat Bey haklı olarak "aptal’ halk kendisi neyi seyredeceğini bilmiyor ve bunu kendisine öğretmesi için RTÜK’te çalışanlara deve yüküyle para ödüyor" diye itiraz ediyor

Murat bey bence haklı değil RTÜK kurumunun gereksiz olduğunu vurgularken kalkıp varlığı hiçbir fayda sağlamayacağını iddia ettiği ve bu işi Zahid AKMAN'dan daha iyi yapacak uzaktan kumandayı örnek göstermesi ve kalkıp Zahid AKMAN'ın başarısızlığı irdelemesi o kurumun başında Zahid değilde Murat olsa ne değişecek sormak gerekir.

Burada gözden kaçan asıl irdelenmesi ve sorgulanması gereken olgu toplum yapımız şimdi Barış kalkıp Taksi örneğini vermekte yazısında Büyük şehirlerimizde bugün gelinen noktada taksi plakaları için muazzam bedeller ödeniyor. Diğer yandan taksi şöförleri düşük ücretten vatandaş da kötü hizmetten yakınıyor. Ben de bu vatandaş kesiminde yer alıyorum.Başka bir şekilde ifade edersek devlet bir kural koyuyor, bu kural neticesinde fayda bir kısım insan üzerinde yoğunlaşıyor (taksi plakası sahipleri). Buna karşılık maliyet hem taksi şöförleri (çalışanlar ve boşta gezenler dahil) ve vatandaş tarafından ödenerek dağıtılmış durumda.

Devleti ortadan kaldırılarak Taksi plaka sahipliği ayrıcalığı ortadan kalksın Taksi plakaları ucuzlayınca daha cok taksi trafiğe cıkacak bununla birlikte daha fazla taksici iş bulacak ve biz taksi hizmetinden yararlanacak vatandaşlar olarak daha iyi hizmet alacağımızı iddia etmekte

Sorun bu ülkede taksi plakasının pahalılığı yada ulaşımda daha az sayıda taksi değilki sorun kurallara ve nizamlara uymayan ve bundan kaynaklı iyi hizmet almamak anlayışından kaynaklanıyor.

Yök,BDDK,TSMF ve RTÜK kuruluş amaclarına bakarsanız toplumu oluşturan vatandaşların kural ve nizamlara uymaması şimdi kalkıp vatandaş bankasını hortumlamasa veya Ögretim yuvası Üniversitelerde ögrenciler birbirini vurmasa yada Medyada Kendisini Futbol otoritesi sanıp ekmegini futbol oynayarak yada futbol yöneterek kazanan insanları kişiliğini rencide eden mesleğine saygı göstermeyen Ahmet Çakar'lar olmasa zaten bu kurumların hiçbirine ihtiyaç duyulmayacaktı.

Şimdi devlet ortada olmadığı dönemlerde 2001 krizi öncesi kaç banka hortumlandı yani devleti el ayaktan düşürmekte çözüm değil

Televizyonlar yarışmalar sayesinde bir gecede ne yıldızlar kazandırdı topluma yıldız yada star sayısının artması hiçbir işe yaramadı. Yaradığı tek nokta Devlet iş ve aş üretemeyen kesimlere inat RTÜK adı altında bir kurum kurarak vatandaşa iş ve aş imkamı sagladı.

Şimdi Barış Bey'in önerisine uyarsak trafik ve kural keşmekeşliği yüzünden bir denetleme kurumu daha ortaya çıkartır. Bu kurumun adını Taksici Denetleme Düzenleme Kurulu ismini takarız. TDDK 'nın başınada Barış Bey'i oturturuz artık ..................................

Sibel Can ne güzel söyler Çakmak çakmak gözler...................

Sorunu daha derinden analiz etmekte fayda var sorun toplum yapısından kaynaklı