14 Nisan 2010 Çarşamba

Face B.kumuzu Çıkarmadan

Zaman ve mekan sınırlaması olmadan paylaşımın, tartışmanın esas olduğu bir insanî iletişim şeklidir.

Nedir bu tanım diye soracaksınız haklı olarak.Söyleyeyim "sosyal medya."

İnsani iletişim şekli?Sizce de mi öyle?
Bence değil.Çünkü en büyük sosyal medya ağlarından biri haline gelen Facebook sizce insani bir iletişim şekli mi?
Tartışma mı var,kavga mı?

Birilerinin öteki gördüğü,ötekileştirdiği insanların kutsallarına,kimliklerine,benliklerine kısacası aidiyetlerine hakaret edilen bir ağ sizce insani olabilir mi?Kendi tarihsel kimliğinden koparılmış bir milletin evlatları çarpık bir eğitim sistemiyle iyice körelen yetenekleri ve uzaklaştırıldıkları kimliklerinin yarattığı boşuklar nedeniyle başkalarını ötekileştirip,onların değerleriyle dalga geçmeyi "hak aramak", "hakkına sahip çıkmak" zannetmiyor mu?

Batılı olacağım kaygısıyla ezanı türkçeleştirip,papyon takan bir milletin 2. 3. kuşağının,CIA bağlantılı olduğu iddia edilen facebook üzerinden hüviyet bilgilerinden tutun "sosyal gen haritaları"na kadar fişlenmesi,deşifre edilmesi karşısında kendisinden daha iyisini bekleyenlere karşı anlamsız gözlerle bakması normal değil mi?

Ulus devlet yaratmak kaygısıyla bu milleti millet yapan değerlerinden kopartan "batıcı" zihniyetin bizi savurduğu nokta burasıdır.

Düşünemeyen,düşünecek bir tarihsel arka plana sahip olmayan,okumayan,hızla tüketen,tüketiğinin verdiği hazımsızlığı,tükettirenlerin devasa hastanelerinde olukla para akıtarak tedavi ettirmeye çalışan ruh hali bozuk alık bir nesil.

Batılılaşmayı "modern" kıyafetleriyle oturdukları rakı sofralarında kadınları meze yapmak zannedenlerin,bu millete reva gördüğü işte budur ve ne yazık ki bunların bugün imanını 3 kuruşa satılığa çıkartan kar marjları dışında hiçbirşeyi muhafaza etmeyecek kadar muhafazakar olan ahlaksızlara karşı söyleyecek hiç bir sözü olamaz ve olmamalıdır da.Çünkü bir günah başka bir günahın rahminde büyür ve gelişir.

Siz bu milleti "sizden adam olmaz" diye fikren anadolu toprağına hapsettiğiniz gün bağımsız Türkiye hayaliyle verdiğiniz bu savaşı batıya karşı kaybettiniz.Türk milleti kendi mecrasına doğru akacak yol bulamadıkça çıkışı ne yazık ki bugün nefretle baktığınız muhafazakar soslo neo liberal islamcılarda görecek ve onlara oy vermeye devam edecektir.

Yapılması gereken devletin vatandaşına karşı bakış açısını değiştirirken, rejim diye kutsiyet addettikleri ama kendi kişisel pozisyonlarını korumak için araçsallaştırmaktan öteye gidemeyen bu bürokratik cımhuriyetin,millete yaslanan,gücünü tam da "egemenlik bila kayd-u şart milletindir" sözünde vücut bulduğu gibi milletten alan gerçek bir laik demokrat sosyal bir hukuk devletine evrilmesini sağlamaktır.

Siz ulus yaratmak kaygısıyla toplumsal hayata sekülerci bir anlayışla müdahele ettikçe bu toprağın çocukları bu aptal eğtim sisteminin için körelmeye ve albenili sözlerin çekiciliğine kanıp hiç tanımadığı bilmediği birine,bir fikre bir olguya bir hissedişe bir şarkıya bir türküye "sosyal medya" üzerinden düşman olmaya devam edecektir.

Siz onları "kendi yöntemlerinizle" eğitmeye,onlara bir forma dikmeye devam ettikçe birileri de ülkenizin bankalarından,borsasından para çekmesine gerek kalmadan sosyal medyanın "bir tık"lık sarsıntısıyla sizin diktiğiniz o formayı kefene dönüştürecektir.

Bizi eğitmeyin artık,çünkü biz sizin değil,bu milletin hizmetkarı ve onun tarihsel mirasının bekçileriyiz.Biz kefen değil,gerçekten bağımsız bir Türkiye'ye uyandığımız o bayram günler için bayramlıklar istiyoruz.

İnanın bu olacak ve biz bunu hakediyoruz.

Hiç yorum yok: